31 Aralık 2009 Perşembe

Yeni yıl...

2008 yılı bize mutluluğu,Bahar'ımızı getirdi... Işıl ışıl gözleri,şen kahkahaları, minicik atan güzel bir kalbi ve daha pekçok güzelliği soktu hayatımıza... Yılın ilk yarısı ''nasıl olacak?'' dedirten bir şaşkınlık,ikinci yarısı ve son ayları ise ''hadi artık''dedirten bir sabırsızlık ve hazırlık aşamalarıyla geçti.
2009 ise bir önceki yılın sonunda gelen minicik bir bebeğin hayatımıza renk katmasıyla, bizim ve onun dünyaya alışmasıyla ve büyük bir koşturmacayla akıp geçti.Bütün dünya durdu sanki ve bütün aile tek bir varlığın peşinden koşar oldu.Hayatın anlamı bir anda değişti ve onsuz hayatın ne olduğu unutuldu... İlk kez gülümsedi,ses çıkardı,mamaya başladı,ilk dişi patladı,emekliyor,''dede'',''baba'',''nenne'',''mama''dedi,oyunlar oynamaya aklı eriyor, ilk adımını attı,yürüyor... Herkes artık bunları konuşmaya başladı...
2009'un bu son günlerinde içimde gelecek yılların umudunu taşıyorum.Kızıma daha iyi bir gelecek,daha güzel bir dünya ve karanlığın içinde olan güzel ülkemin refah ve huzur içinde aydınlığa çıkacağı günlerin hayalini kuruyorum.
Minik kuzum,
Günün birinde bu satırları okuduğunda etrafındaki herkesin senin mutluluğunla mutlu olduğunu,herkesin senin iyiliğin için çaba sarfettiğini ve saçının bir teline bile zarar gelse dünyayı yakacağını bilmeni isterim. Senin varlığın;içimizi ısıtıyor,yaşamımızı renklendiriyor,dünyamızı aydınlatıyor.Seninle bir yıl hep güzel geçti,geçireceğimiz bütün yıllar da en az bu sene kadar mutlu,sağlıklı,huzur dolu ve seninle geçsin...
Annen...

20 Aralık 2009 Pazar

Bahar 1 yaşındaaaa-This is her first birthday!






Cennet ışığım en sonunda dün 1 yaşına bastı. Artık kızın kaç yaşında dediklerinde "ne yaşı, daha ...aylık benim kızım" diyemeyeceğim.
Doğumünü Bahar için harika bir sürpriz oldu. Sabahtan evi süsledik, sonra ona uçan balonlarını getirdim. Bir ara dayanamayıp uykuya daldı ve uyandığında TÜM sevdikleri evin içerisindeydi ve o salona girer girmez tezahürat yapmaya başladı! Bahar sevinçten ne yapacağını bilemedi ve çok şaşırdı. Evin içerisinde kaç kişi vardı bilmiyorum ama şu anda 25 lik balon paketinden geriye kalan tam 17 balon evin içerisinde geziniyor!
Bu arada bir sürprizimiz daha var. Kızımın bu sabah salondaki iki büyük koltuk arasında annesinden bana yürüdü! Bu 7-8 adım attığı anlamına geliyor.
Kızımız büyüyor ve biz çok mutluyuz!

My heaven's light is one years of old since yesterday. Now when somebody asks about my daughter's age I won't be able to say "Not .. years but ... months".
It was a great surprise for Bahar. We put up the decorations aroudn in the morning. Then I went to the party house to get the flying baloons. Then seh went to sleep and when she woke up ALL the ones she love were in the house cheering for her. She was so happy that she could not know what to do and was really suprised. I didnot know how many people there was in the house but now there are 17 balloons out of the package of 25, traveling around the house as we kick them.

And we have another surprise. Our daughter walked between the two big couches at the saloon towards me which means she walked like 7-8 steppes without any support.
Our daughter is growing up and we are very happy.

18 Aralık 2009 Cuma

Akıp geçiyor zaman...

Zaman o kadar çabuk geçiyor ki; geçen sene bu saatler kızımın doğumu için hastaneye gitmeyi beklerken, şu anda 1. yaşgünü partisi için hazırlık yapıyoruz...O mışıl mışıl uyurken yatağında,ben bu satırları yazıyorum, babası ise yarın yapacağımız süpriz sunumu düzenliyor.
Çalışma hayatı yorucu, ama o kadar şanslıyım ki,arkamda Bahar'a benden bile iyi bakan bir anneanne,babaanne ve onunla çok güzel oyunlar oynayıp kendilerine şimdiden aşık eden iki dedemiz var...İşe gitmenin en keyifli yanı ise döndüğümde ayakları ve kollarını çırparak bağırması ve gözlerinin içindeki ışıltıyla beni karşılaması...Başka bir şansımız ise,minik kuzumuzun huysuz,iştahsız,sürekli ağlayan bir bebek olmayıp etrafına sürekli neşe saçması elbette.Herşeyi o kadar çabuk kapıveriyor ki,her gün eve geldiğimde kuzumun yeni bir hareket yaptığını hayretle izliyorum;bir yandan da kızımın hayatını kaçırdığımı düşünüyorum...
Uyku sorunumuzu hala çok çözdüğümüz söylenemez,saatlerimiz düzenli aslında; akşam en geç 10'da uyumuş,sabah da en geç 830'da uyanmış oluyoruz,ama hala geceleri iki kere kalkıyoruz,emmelerimiz de devam ediyor...Doktorumuz 2 yaşına kadar emzirebileceğimi,uyanmaların da normal olduğunu düşünüyor, ama ben kışı atlattıktan sonra nisan gibi artık bıraktırmayı düşünüyorum,çünkü alışkanlık haline gelmesinden korkuyorum.Gece uykuya geçişlerimizde önce biraz emip arkasından beraber döne döne uyuyoruz;biraz mahmur halde yatağına bırakmaya kalkınca ya hemen kalkıp oyun oynamayaikendini sarkıtmaya başlıyor, ya da hüngür hüngür ağlamaya başlıyor.
Babasının da dediği gibi yürümeye başladı,ama canı isterse ve gaza gelirse 1-2 adım gidiyor,ama cesareti henüz gelmedi,zorlamamak gerek sanırım,canı ne zaman isterse o zaman ayaklanacak.
Bir de bu aralar bana çok düşkün olamya başladı,beni etrafında görmezse''nennne gel''demeye başlayıveriyor hemen;annelik olağanüstü bir deneyim,dünyadaki hiçbirşeye benzemiyor...Bir an önce büyüdüğü,beraber tiyatroya,sinemaya,alışverişe gideceğimiz,oturup dertleşeceğimiz günleri iple çekiyorum...
İyi ki doğdun kızım,ailemize bambaşka bir renk,ışık getirdin;hep mutlu ol,yüzün hep gülsün...

İşte Bahar'ın ilk adımlarıııı

Kızımızın ilk adımları! Yürüdükçe mutlu oluyor, heyecanlanıyor! Ben ise her izlediğimde seviçten ağlamamak için kendimi tutuyorum :)

">

7 Aralık 2009 Pazartesi

Bahar yürüdü!

Bu tarihi anı kaçırmamak adına hemen yazmak istedim.

BAHAR DÜN AKŞAM YÜRÜDÜ!

Dün akşam karşı komşularımızı ziyarete gitmiştik. Onların da dünya güzeli 2 minik kızı var. Dün otururken Bahar iki koltuk arasında, yaklaşık 2 metrelik bir mesafeyi yürüdü! Annesinin kollarında son bulan bu tarihi anda annesi de ben de az kaldı mutluluktan ağlayacaktık ama komşularımızda olduğumuz için kendimizi tuttuk. Bu sabahta anneannesine doğru 2 adım attı.

Sanırım 1 aya kadar evin içerisinde daha büyük ve mutluluk verici bir kaos bizi bekliyor olacak.

3 Aralık 2009 Perşembe

Bahar yürümek üzere

Artık emekleme dönemi "Ferrari hızında" emeklemeye dönüşmüş durumda. Baharı bırakıp arkanızı dönmeye gelmiyor. Hooop 2 metre emeklemiş hatta ayağa kalkıyor durumda yakalıyorsunuz. Hanımefendi artık herhangi bir yere tutunup ötekine geçerek ayakta evi geziyor. Hatta adımının yetmediği yerlerde 2 saniyeden 5 saniyeye kadar değişen aralıklarda ayakta durup ağırlık değiştirerek öteki tarafa ulaşıyor. Tabiki bir yere tutunup sıralıyor hatta dans ediyor! Tam yaşında yürüyeceğini düşünüyoruz.
Annesi Tomy'nin bir oyuncağını aldı. Buna tutunup vırrn diye efekt yaparak arabayı evin içerisinde ve ayakta olduğu halde sürüyor. Hatta gene bayağı hız yaptığını söyleyebilirim.
Bana ve tüm erkeklere dede anne ve anneannesine ise nene diyor. Dede kelimesi ağzından net çıkıyor ama nene de N lerin üstüne basarak söylüyor. Ona göre tüm erkekler dede. Ama özellikle İsmail dedesi onunla çok oynadığı için onu resimde gösterip dede diyor.
Parmağıyla istediği şeyi gösteriyor.
Ekmek yemeye ve tabiki onu parçalamaya bayılıyor. Benim en büyük kabusum boğazına bir şeyler kaçırması. Doktor yemekleri tamamen ezmek yerine azıcık parçalı verebileceğimizi söyledi ama ben her seferinde boğazına bir şeyler kaçırıp öksürdüğünde ömrümden 1-2 sene kaybediyorum.
Bu arada annesinden hepimize geçen öksürük yüzünden çok çekti, burnu da çok aktı ama Allahtan ateşi olmadı. Şu aralar hepimiz toparladık ama bu defa da dede ve anneannelere bulaştı.
Baharın doğum gününe 16 gün kaldı ama doğduğu gün dün gibi.
Bu arada hayatımız tamamen değişti. Evliliğimiz değişti hatta biz değiştik.
Artık tüm hayatımız ve mutluluğumuz o.
Başladığımız tango kursuna ara verdik. Ben şimdi Bilgeyi İspanyolca öğrenmeye yönlendiriyorum. Bakalım kandırabilecek miyim :)
Buradaki fotoğrafta Bahar ortada, 8 Kasım'da çekildi. Soldaki Asya sağdaki ise Aslı :) Fenerbahçede kahvaltıdayız.